Metinleri okurken ve çevirirken insan beyni, bilgisayardaki otomatik tamamlama işleviyle hemen hemen aynı şekilde çalışır; sürekli olarak bir sonraki kelimeyi önceden tahmin etmeye ve tamamlamaya çalışır. Max Planck Psikodilbilim Enstitüsü’nden bilim adamları, insan beyninin zaten tüm heceler, kelimeler ve ifadeler için hazırlıklara sahip olduğunu ve bu nedenle sürekli olarak yalnızca kelime dağarcığı, dilbilgisi ve farklı kelimelerin telaffuzuna kadar farklı konuşma tanıma düzeylerinde karşılaştırma yapıp tahminlerde bulunduğunu keşfettiler.
Bilimsel teori
Bu bilimsel teori en sonunculardan biridir; beyin, metinden alınan bilgileri sürekli olarak alan ve kendi iç kütüphanesiyle karşılaştıran bir makinedir. Bu teori günümüzde sinir bilimi ve beyin psikiyatrisinde son derece popülerdir.
Deney sırasında kişiye okuması için belirli bir metin verildi ve bu sırada cihazlar her kelimeyi okurken beyin aktivitesini, beynin belirli bir kelimeyle ne kadar aktif olduğunu yani bu kelimeyi ne kadar hızlı tanıyıp tanıyabildiğini kaydetti. veya ifade. Böylece bilim insanları, bu metindeki her kelimenin bu konuya ne kadar tanıdık geldiğini ortaya çıkardı. Her hece, kelime veya cümle için beyin kendi tepkisini, kendi aktivite patlamasını verdi.
Doğal olarak beyin, bilmediği bir kelime veya beklenmedik bir bağlamda ortaya çıkan bir kelime olduğunda çok güçlü bir aktivite sergiler. Evet, elbette, bu daha önce biliniyordu, yani her kişi, söylenmemiş bir ifadeyi zihinsel olarak tamamlayabilir, başka bir kişinin konuşmasındaki boşlukları zihinsel olarak doldurabilir ve örneğin birisi yavaş konuşursa veya kekelerse herhangi bir cümleyi bağımsız olarak tamamlayabilir. Ancak deneyim başka bir şeyi de gösterdi, bir kişinin bunu her zaman yaptığını, beynin sürekli ve sürekli olarak tüm kelimeleri ve ifadeleri tahmin ettiğini, metin tahmin mekanizmasının kafada her zaman açık olduğunu gösterdi.
Böylece her insanın kafasında kendi konuşma tanıma programı vardır. Bir bilgisayarın yapay zekası gibi insan beyni de sürekli olarak metni tanır, daha fazla tahminde bulunur ve tıpkı bilgisayardaki otomatik form doldurma işlevi gibi onu tamamlar. Ancak beyin, metni tanımanın yanı sıra duygusal ve entelektüel düzeyde de tahminlerde bulunur ve kendi sonuçlarını çıkarır.
Böylece bilim adamları kendileri için başka bir sonuç çıkardılar: Bilgisayar ağda nasıl çalışılacağını beyinden öğrenir ve insan beyni de yapay zekadan ders alır.